21 Mayıs 1864, bir avuç toprağı dahi bulamadan kendilerine Karadeniz' in engin sularını mezarlık edinen bir halkın dramıdır.

Akanda

Akanda

Vaktiyle güzel bir Adige kizi varmis. Adi Akanda imis. Güzel , akilli , hünerli bir kizmis.Is yapmasini , yerli yerinde konusmasini
bilirmis. Bu , görgülü adet bilen kiza herkes hayranmis.

Akanda , güzel akilli oldugu kadar da , gururlu bir kizmis. Öyle hemen önüne ilk çikana gülüp gönül verecek biri degilmis. Bir gün Akanda'nin köyünde bir dügün olmus. Bu dügüne uzak biryerden , Haus isminde bir delikanli gelmis. Haus , zengin ama sonradan görme bir ailenin çocuguymus. Çok gururluymus , kimseyi begenmezmis. Güzel giyinir , herkese tepeden bakarmis. Geleneklere uymaz , diledigi gibi hareket edermis.

Haus , Akandalar'in köyüne geldiginde de öyle yapmis. Eger takimi gümüs tokalarla süslü güzel atindan inmeden köye girmis.Kamçisini saklatarak dügün yerine gelmis. Gözü hemen Akanda'ya takilmis. Yanindaki birine ; ''Su siranin basindaki kiz kim?'' diye sormus. Bir yolunu bulup Akanda ile konusmus. ''Seninle evlenmek istiyorum'' demis. Akanda ; ''Ben geleneklere uymayan biriyle evlenmem'' diyerek , Haus'un teklifini reddetmis. Gururlu Haus çok kizmis. ''Seni kaçiracagim!'' demis. Akanda da sert cevap vermis: Karsimda beni kaçirabilecek bir yigit göremiyorum!'' demis. Yürüyüp gitmis. Haus , daha dügün bitmeden Akandalar'in köyünü terketmis.

Haus , bir süre sonra kendisi gibi adet bilmez iki arkadasiyla silahlanip yola çikmis. Niyeti Akanda'yi kaçirmakmis. Akandalar'in köyüne yaklastiklari sirada , yolda yasli bir adama rastlamislar. Adamcagizin ati , kendisi gibi yasliymis. Bir kulagi ke[yasak] , bir ayagi topalmis. Aksayarak yürüyormus.

Haus , ihtiyara takilmis: ''Dede , bu atla öbür dünyaya mi gidiyorsun?'' demis. Ihtiyar , ''Öyle evlat! Bundan sonra bizim gidecegimiz yer orasi'' diyerek karsilik vermis.

Haus , ihtiyari rahat birakmamis. ''Dede! Biz kiz kaçirmaya gidiyoruz. Sen ahiretlik atinla yavas yavas gel. Dönüste bizi karsilarsin.'' demis. Atini kamçilamis.

Ihtiyar , üç delikanlinin arkasindan bagirmis. ''Kimin kizini kaçiracaksiniz?'' demis.

Haus;
''Babasini tanimiyoruz. Ama kizin adi Akanda'' diyerek karsilik vermis.

Üç genç , yasli adami toz duman içinde birakarak atlarini dörtnala sürmüsler. Ancak , aradan yarim saat bile geçmeden ayni hizla geri dönmüsler. Ihtiyara yaklasinca durmuslar. Haus; ''Dede! Sen hala yolda misin? diyerek , yasli adama yeniden takilmis.

Ihtiyar; ''Ne yapayim evlat! Atim bu kadar gidiyor'' demis. Sonra o sormus: ''Hani kaçirdiginiz kiz?'' demis.
Haus , Akandalar'in köyünde gençlerin silahla talim yaptiklarini. Su anda Akanda'yi kaçirmanin mümkün olmadigini anlatmis. Baska birgün geleceklerini söylemis.

Ihtiyar gülmüs:

''Bak oglum!'' demis. Sen belki Akanda'yi kaçirabilirsin. Ancak , o seninle yasamaz.

Haus merakla sormus:

''Neden?''

''Ben Akanda'nin babasiyim. Benim kizim adet , gelenek bilmeyen bir adami koca olarak kabul etmez de onun için.''

Haus aptallasan bir suratla bakarken , ihtiyar kalpagini düzeltmis. Atinin dizginini çekerek , kamçisini saklatmis. Topal hayvan tek kulagini dikmis. Arka ayaklari üzerine kalkarak sahlanmis. Ok gibi ileriye firlamis. Haus ve iki arkadasi arkasindan bakip kalmis.

Haus , o günden sonra , degil Akanda'yi kaçirmak bir daha insan içine çikamamis...