21 Mayıs 1864, bir avuç toprağı dahi bulamadan kendilerine Karadeniz' in engin sularını mezarlık edinen bir halkın dramıdır.

Adige Kültüründe Annenin Rolü ve Konumu

Adige Kültüründe Annenin Rolü ve Konumu


Adige ailelerinde anne pek değerli ve şerefli bir mevkii sahibidir. Ailenin ikinci reisi olarak kabul edilir. Özellikle evin iç işlerindeki hak ve özgürlüklerine saygı duyulur. Aile reisi olan babanın buna karışması saygısızlık ve mertliğe aykırı kabul edilir. Kadının bu hakkına saygı belirtisi olarak baba ona "ev sahibemiz" diye hitap eder. Bu şekilde ev sahibinin kadın, kendisinin ise bir misafir olduğunu, ev işlerinde kadının riyasetine saygı gösterdiğini belirtir. Doğu adetlerinin tersine Çerkeslerde kadının kocasının üst tarafında oturabilmesi de kadının aile düzeninde yerinin ne kadar üstün tutulduğunu gösterir. Kocasının bu derece saygı duyduğu anneye, gelinleri "guaşe" yani prenses diye hitap eder, saygı duyarlar.

Tabiyatın babadan çok anne ile evlat arasında bir ilişki doğurduğunu kabul eden anne, evlatlarına karşı baba gibi sıkı resmi bir tavır almayarak, onlara daha sıcak, daha şefkatli davranır. Bu nedenle çocukların anneye olan sevgisi her milletten daha fazladır. Anne ailenin en çok sayılan üyesidir.

Çerkes kadınları kocalarına karşı tam bir saygı, sevgi ve sadakat ile ünlüdürler. Onlar kadar evini erkeğe bir huzur ocağı yapmanın inceliklerini, eve yorgun dönen erkeğin maddi manevi yorunluklarını unutturmayı bilen kadın yoktur. Çerkes kadınlarının diğer milletler yanında kıymetli ve saygıdeğer olmalarının sebeplerinden biri de kocalarına karşı olan bu saygı, sevgi ve samimiyetleridir. Bu fazilet aileyi mutlu edecek etkenlerin en başında gelir. Çünkü onun bu yüksek fazileti karşısında en sert erkek bile yumuşar, onun içten bağlılığına karşı nankör olmaktan utanır.

Kadın kocasına asla adı ile hitap etmez. Kocası su içerken hürmeten ayağa kalkar. Kocası için ev hizmetlerini yapacak bir hizmetçi veya yetişkin bir kızı yok ise kendisi ihmalsiz yapar. Kocasından önce yatmaz, geceleri kocasının dönmesini bekler. Kocası soyunup giyinirken yardımcı olur.

Anne çocuklarını isimleri ile, veya bazen de şefkat ve samimiyetine işaret olarak bir takma isimle çağırır. Çocuklar anneleri ile birlikte otururlar ve yemek yerler. Büyüyünceye kadar anne ile aynı yatakta yatarlar. Öte yandan anne çocukların lakayıt ve laubali hareket etmelerine izin vermez. Bu nedenle erkek veya kız, çocuklar annelerinin yanında her konuda konuşamazlar. Anne çocuklarını iyi eğitmeye, temiz ve güzel giydirmeye çok dikkat eder. Anneye su vermek, içinceye kadar ayakta durmak gibi konulara çocuklar çok dikkat ederler.

Ev işlerinde tam yetkiye sahip kadının sorumlulukları çok geniştir. Kocasının bulunmadığı bir zamanda gelen misafirleri kabul etmek ve ağırlamak, misafirin sınıf ve mevkiine göre hürmeten kuzu, koç, öküz kesmek, kocasının misafire adet olduğu şekilde vermesi gereken hediyeleri vermek kadının yetkisi dahilindedir. Kocası gibi adamlarına ve hizmetçilerine emir yetkisi vardır.

Çerkesler görevler konusunda çok dikkatli ve tenkit edici olduklarından her kadın dile düşmekten kurtulmak için görevlerini bütün gayret ve dikkati ile yerine getirmeye mecburdur. Bu nedenle çocuklarını iyi eğitmek, temiz giydirmek, yataklarını ve eşyalarını temiz bulundurmak, misafirleri ağırlamak, ağırlamaya her zaman hazır bulunmak, yemeklerini pişirmek gibi bütün görevlerini eksiksiz yapmaya çalışır. Maddi açıdan durumları iyi olan ailelerde anne tarımla veya ev dışındaki işlerle uğraşmazlar. Durumu bunu gerektiren ailelerde anne bu işlerle de uğraşır.